Ana içeriğe atla

Ben yapmadım Ahmet yaptı !

ben değil ahmet davutoğlu yaptı + jpg
Binali Yıldırım - Ahmet Davutoğlu
Daha dört ay önce % 49.5 oy alarak 4 yıllığına seçilmiş olan bir Başbakan. Üstelik veda ederken kendini çok başarılıyım diye lanse edip, bir anda görevi bırakıyorum dedi ve ardına bakmadan gitti.

Davutoğlu

... Ona o makamı emanet edenler, ülkeyi yönetemediği için değil de onların istediğini tam da istedikleri gibi yapmadığı için bir kenara attılar. Yeni anayasa, dolayısıyla Başkanlık sistemine geçmek için yeterince çalışmadığını, özde iktidar çığırtkanları sözde gazeteciler ve trolleri aracılığıyla topluma bildirdiler. Her şey yolundaymış gibi göstermiş olsalar da bu ayrılığı bir türlü açıklayamadılar. Açıklamak gibi bir dertleri zaten hiç olmadı. "Reis ne derse o doğrudur" diyecek kitleleri varken, diğerlerinin ne dediği ne düşündüğü hiç önemli değil ki...



Yerine gelen kişinin açıklamalarına baktığımızda; memleketin başka derdi yokmuş gibi her söze reise methiyeler düzerek başlaması, tek derdin onun başkan olması olduğunu belirtmesi kendilerine göre en doğru kişi olduğunu gösteriyor. Gerçi her kim olursa olsun, hele hele ilk emanetçinin başına gelenlerden sonra yeni emanetçinin farklı olmasını beklemek hayal ötesi olurdu.

Evet, buraya kadar bizlere sunulan görüntü bu... Kendi kitlesine başka bir açıklama yapma şansları yoktu, öyle de oldu. Bunlar yazıldı bunlar konuşuldu.

...

Komşularla sıfır sorun diye yola çıkıp sonuç olarak sıfır komşu haline geldiğimiz AKP döneminin hem Dışişleri Bakanı hem de Başbakanı olan Davutoğlu. Biraz buradan devam etmem gerekiyor.

Malum güney sınırımızda Suriye ve Irak'ın son halinde payımız büyük. Mısır, Filistin, İsrail hakkında ne diyeceğimizi şaşırdık.Yanlış siyasi tercihler sonucunda paramparça olmuş ve yarın ne olacağını kestiremediğimiz Suriye. Başarısızlıkları başarı gibi göstermekten başka hiç bir şey yapmadık.

3 milyon Suriyeli ile başbaşa kalıp, yeni komşularımızın kimler olacağını belirlemede dahi söz hakkımız yok. Müttefiklerimiz terör dediklerimizle işbirliği içine girmiş tek kelime edemiyor, uçak bile kaldıramıyoruz. Bütün Ortadoğu politikası çökmüş, tüm öngörüler hayal kırıklığıyla sonuçlanmış, terör almış başını gidiyor. 7 Haziran'dan sonra 500'den fazla şehit vermişiz. Gazilerin sayısı bile belli değil. Güneydoğu harabeye dönmüş, şehirlerin görüntüsü Suriye'den daha beter hale gelmiş. Şehirlerimizde bombalar patlamış, insanlarımız ölmüş ama kınamadan öteye geçemedik.

Rusya ile ilişkiler tamamen sıfırlanmış, ithalat ihracaat yerle bir olmuş, turizmde dibi görmüş haldeyiz. Ne gelen var ne de giden. ABD hayırsever (!) işadamınızı, aklanan 17 -25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu belgeleri ile yargılıyor, terör ilan ettiklerimizle müttefik oluyor. Seyretmekten başka bir şey yapamıyoruz. Almanya parlementosu "ermeni soykırımı" diyor gıkımızı bile çıkaramıyoruz.  Tam serbest dolaşım alacağız derken Avrupa Birliği artık hayal bile değil.

İşsizlik artmış, vatandaş geçim derdine düşmüş. Yandaşlar ihale üstüne ihale almış, yandaş olmayan nefes alamaz hale gelmiş batan batana. Kredisi yanan yanana ama ekonomiden bahseden hiç yok.

Yandaş olmayan medya kalmamış, sesini çıkaranın kapısını kilit vurulmuş. Ayakta kalmaya çalışanlara ise reklam veren kalmamış. Muhalefetin sesi kısılmış. Ne yazacak bir gazeteci ne de yazısını yayınlayacak bir medya kalmış.

Yargıtay Başkanı dahi hukuka güven % 30'a düştü derken, ben hukuktan bahsetmeye gerek bile duymuyorum. Anayasa mahkemesi artık saygı duyulmayan, kaale alınmayan bir kurum olmuş. Anayasa işe yaradığında kullanılan sadece bir kitap haline gelmiş. Tıpkı demokrasi gibi.

Yarın ne olacak derseniz, eminim hiç kimse bilmiyor. Vitesi boşalan kamyon gibi yokuş aşağı gidiyoruz. Herkes yanlış herkes düşman bir biz kusursusuz mantığıyla yönetiliyoruz.

Peki bu yaşananların hiç mi bedeli olmayacak?
Hiç mi hesap sorulmayacak?

 ...

Hal böyleyken; Davutoğlu sadece başkanlık adına fazla çalışmadığı için mi gönderildi dersiniz? Pelikan 1'den sonra Pelikan 2'ye baktığımızda şöyle de düşünülemez mi?
"Ben yapmadım Ahmet yaptı..."

Şaşırır mıyız? Asla...








Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben ben de değilim

 Son günlerde bir başka hallerdeyim.  Bazen, ben bu olamam diyorum, kendimi tanıyamıyorum... Yıkıyorum, yakıyorum, kırıyorum, döküyorum.    Yıkılıyorum, yakılıyorum, kırılıyorum, dökülüyorum..  Tahammül seviyemi anlamlandıramıyorum.  Kaş yapayım derken göz çıkarıyorum ne yapsam olmuyor, olduramıyorum. Ruhum daralıyor, yüreğim kabarıyor, öfkeleniyorum. Doluya koysam taşıyor boşa koysam dolmuyor.  Biliyorum, bildiğimi sanmak istiyorum, bu günler hemen geçsin, geçmiyorsa da bitsin istiyorum.  Hülasa; Çoğu insan gibi ben de zor günler geçiriyorum. Sevginize ve anlayışınıza sığınıyorum.  Cevdet Aykan Demir İstanbul  -  18/07/2021 Bugün duyduğum bir söz beni çok etkiledi ve bu sözden yola çıkarak bulduğum Bedri Rahmi Eyüboğlu' nun şiirini hiç yapmadığım bir şekilde okuyup kaydetmek istedim. Sizlerle de paylaşmasam olmazdı.  Lütfen, yalnız ve karanlıkta dinleyin. 

Sabriye Şengül - Denise Kielholtz maçını canlı izleyin

Sabriye Şengül - Denise Kielholtz arasında yapılacak Bellator  MMA maçını ve diğer tüm maçları buradan canlı olarak izleyebilirsiniz.  Bu gece oynanacak karşılaşmalar listesi Bellator MMA - Londra • Charlie Ward (7-3) vs. Pietro Penini (8-1-1) • Denise Kielholtz (3-2) vs. Sabriye Sengul (0-0) • Kent Kauppinen (11-5) vs. Andy Manzolo (22-6) • George Tokkos (3-0) vs. Kevin Fryer (7-3) • Charlie Leary (16-10-1) vs. Tim Wilde (13-4) • Aiden Lee (7-4) vs. Damian Frankiewicz (7-2) • Robert Whiteford (15-4) vs. Sam Sicilia (17-10) • Alfie Davis (12-3) vs. Alessandro Botti (15-10) • Walter Gahadza (18-4) vs. Lewis Long (16-5) • Akonne Wanliss (2-1) vs. Tim Barnett (7-3-1) • Raphael Uchegbu (1-0) vs. Shane Campbell (18-8) • Chris Bungard (14-5) vs. Benjamin Brander (11-6) • Nathan Rose (7-2) vs. Harry Hardwick (3-2) • Jeremy Petley (12-8-1) vs. Tom Mearns (6-2) • Charlotte McIntyre (0-0) vs. Josie Blaber (1-0)

Çağla Şikel'in canlı yayında memesi gözüktü

Çağla Şikel'in canlı yayın kazası... Ali Şan - Çağla Şikel Show tv'de hafta içi her sabah canlı yayınlanan, " herşey dahil " programının sunucuları  Alişan ve Çağla Şikel canlı yayında dans ederken eski manken, oyuncu ve sunucu Çağla Şikel'in elbisesinin askısı düştü. Çağla Şikel sutyen  giymemesi nedeniyle zor durumda kaldı. Çağla Şikel'in elbise askısı düşmesi nedeniyle yaşadığı şok anını hemen toplardı ve yayına devam ettiler.

Şampiyon Trabzonspor

 Türkiye Süper Ligi 2021 - 2022 sezonu şampiyonu Trabzonspor oldu.  Yıllar sonra gelen şampiyonluk gösterileri ise günlerce sürdü  Trabzonspor yönetimi, teknik heyeti, futbolcu ve taraftarlarını tebrik ediyorum.  Nice şampiyonluklara Trabzonspor  <a rel="me" href="https://mastodon.com.tr/@aykan">Mastodon</a>

Karton çanta nasıl yapılır?

Butik satış mağazaları, giyim mağazaları, ayakkabı mağazaları, kuyumcular, takı ve aksesuar satış mağazaları, fuar, açılış ve etkinliklerin yanı sıra her sektörden firmanın değişik vesilelerle KARTON ÇANTA    kullandığını biliyoruz. Marka bilincine sahip her sektörden firma gerek satış gerekse de hediye alışverişlerinde ürünlerini müşterilerine karton poşet ile sunmaları onlara verdiği değeri göstermektedir. İp saplı karton çanta Kraft kağıt poşet, karton poşet, varak yaldızlı karton çanta, selefonlu poşet ve daha nice ambalaj ürünleri ile sattığınız ürüne değer katın. Bu yazımda sizlerle kaliteli ve uygun fiyat prensibiyle karton çanta imalatı yapan Cere Ambalaj'ı tanıştırmak istiyorum. İstanbul - Bayrampaşa'da faaliyet gösteren Cere Ambalaj imalatçı firmadır. İmalatçı firma olması nedeniyle fiyatlarının piyasaya göre daha uygun olduğunu söyleyebilirim. Her hangi bir adet sınırı olmadan istediğiniz kalitede ürün siparişi verebilirsiniz. Ayrıca; karton çanta sizin ve mar

Cumhuriyetimizin 100. yılı

 Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı kutlu olsun.  "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."  Mustafa Kemal Atatürk 

Neden yazmıyorum

Yaklaşık 10 yıl önce başladığım blog yazarlığına uzun bir süredir ara verdiğimi okuyucularım fark etmiştir. Çeşitli vesilelerle soran dostlarım oldu.  Neden yazmıyorsun? Yazmayı, gördüklerimi, anladıklarımı, dert edindiklerimi dile getirmeyi ne çok sevdiğimi bilirsiniz.  Herkesin taraf olduğu bir ortamda ne yazabilirim, kime ne diyebilirim ki? Kutuplaşmış, ak ile karanın bu kadar net şekilde belirlendiği yerde adil bir şeyden bahsetmek kimi ilgilendir ki? Ya onlardansın ya bizdensin. Bizden değilsen sözünün ne önemi var ki? Ya da sırf bizimkilere yazmanın da pek bir önemi yok değil mi?  Evet uzun zamandır yazmıyorum. Bu gidiş devam ettiği sürece de yazmayı düşünmüyorum.  Buraya kadar mı?  Hayır...  Tabii ki de buraya kadar değil, karanlık yerini güneşe bıraktığında yine yazmaya devam edeceğiz.  Hele bir sis kalsın, memleketin üzerine yine aydınlık GÜNEŞ doğsun... Yine görüşeceğiz.  Şimdilik sağlıcakla kalın.   Cevdet Aykan Demir