Bugün herkes bizim Kazım'ı yazıyor, ondan birşeyler paylaşıyor. Kimisi unutulmayacak şarkılarını, kimisi siyasetini, kimisi de en derin sözlerini... Ne mutlu ki ona herkesin söyleyecek sözü var hakkında.
Bilmem kaç sene önceydi İstanbul'a gelişim. İstiklal caddesinde bir arkadaşla, işsiz, başı boş gezerken bir kitapçıdan yükselen sesini duydum. O gün bugündür ne zaman bir şarkı dinlemek istesem ilk akla gelen isimlerin başında oldu Neşet babayla birlikte.
Duydum ki, Kazım'da benim gibi Trabzonsporlu. En koyu bordo mavisinden. O artık sadece bir sanatçı değildi benim için. Trabzonsporlu Kazım'dı. Çok daha değerli çok daha kıymetliydi tüm Trabzonsporlular gibi. Hopa'lı Kazım'ı tanıdıkça hem çok sevdim hem de çok kıskandım. Öyle ya kimse benden daha fazla Trabzonspor'u sevemezdi. Zaten bizim Erbaa'nın havasından mı suyundan mı bilmem bizden fazlasına pek tahammül edemeyiz.
Kırkına merdiven dayamış hayatımda, konuştuğum üç kelimeden biri olan Trabzonspor ve neden sorularına verdiğim en iyi cevap oldu Kazım'ın sözü. Diyordu ki; "Trabzonspor'u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir kavram değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti." Trabzon'lu olmayan bir Trabzonsporlu ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi iki satırla.
Sevgili Kazım abi;
Keşke yanımda olsaydın da, Trabzonspor sevgimizi yarıştırabilseydik. Senin kadar güzel sözler söyleyemezdim belki ama göz göze gelip kalbimizde yarışırdık kıyasıya. Zaten söylenebilecek en güzel sözlerin hepsini tüketmişsin Trabzonspor üzerine. Kolay kolay pes etmezdim ama baktım sıkışıyorum hemen kolayına kaçar, çekerdim bordo'yu...
Şu son bir yılda o kadar yalnız kaldık ki, keşke yanımızda olsaydın Kazım abi. Trabzonspor'a puan kazandıracak bir gol şutu için neler vermezdim demiştin ya, Trabzonsporun attığı gollerin zaferini bile yaşatmadılar bize. Herkes sustu, bir kenara çekildi, el gibi. Ne bileyim başka hesapları var belki. Diyorum ya, keşke yanımızda olsaydın. Bir yıldır ağzından tek kelime Trabzonspor çıkmayan bazıları, belki senden cesaret alıp iki kelam ederdiler. Onlara şuan çok kızgın ve kırgınım abi. Görüyorsundur bir yıldır nelerle uğraştığımızı. Hakkımızı istiyoruz diye hazımsıza çıkardılar adımızı. Hatta birileri bizi vatan haini bile ilan etti. Onca belgeye, bilgiye rağmen futbol bu amma abartıyorsunuz diyorlar. Futbolu onlara biraz eksik anlatmışsın galiba abi. Hakkımız için yedi düvelle savaştık, savaşmaya devam ediyoruz. Sonunda bizi de kanser edecekler abi.
Şikayetçi miyiz, elbette hayır. Feda olsun be abi. İnsan sevdası için kanser olmayacaksa ne için olacak ki...
Sözüm özü, seni hiç unutmadık, unutmayacağız Şair ceketli çocuk...